Partimizden Haberler

Türkiye Cumhuriyeti Hiç Bir Zaman “ÇÖMEZ DEVLET” Olmadı!

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 43. Muhtarlar Toplantısında yaptığı konuşmada söylediği “Karşınızda ne Osmanlı’nın hasta adamı, ne Cumhuriyetin çömez devleti, ne 1970’lerin, 1990’ların güçsüz ülkesi var.” sözü üzerine Demokratik Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, aşağıdaki açıklamayı yaptı:
“Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, çok sık kullandığı bir yöntemi bir kez daha uygulayarak, kendi dönemini övmek için önceki Cumhuriyet hükümetlerini kötülemek yoluna gitmiştir. Sayın Erdoğan’ın muhtarlar için artık bir ek görev hâline gelen toplantıların sonuncusunda önceki dönem hükümetlerini ‘çömez devlet’ olarak nitelemesi, 94 yıllık Cumhuriyet tarihinin hiçbir dönemi için doğru değildir. Zaman zaman uluslararası boyutları olan zor sorunlarla karşılaşılmış olsa da, bunların ustalıkla çözümü yolu bulunmuştur. Sadece iki örnek, bu konuda bir fikir vermek için yeterlidir:
Birinci Dünya Savaşının sonunda Hatay topraklarının Fransızlar tarafından işgaliyle başlayan sorunun 1937’de Hatay Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla başlayıp 1939’da Hatay Millet Meclisi’nin Türkiye’ye katılma kararı vermesi ve bunun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce onaylanması suretiyle çözümü, bir ‘çömez devlet’ uygulaması mıdır?
1960’da bir tarafta yeni kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti, diğer tarafta Yunanistan, Türkiye ve Büyük Britanya olmak üzere imzalanan Garanti Antlaşması’nın Antlaşma hükümlerinin ihlâli hâlinde garantör devletlere tanıdığı ‘Antlaşma ile ihdas edilen durumu yeniden tesis etmek’ amacıyla birlikte veya tek başına müdahale yetkisine dayanarak 1974’de Türkiye’nin iki aşamada gerçekleştirdiği Kıbrıs Barış Harekâtı, bir ‘çömez devlet’ uygulaması mıdır?
Eğer ‘çömez devlet’ nitelemesini mutlaka kullanmmak gerekirse, bunu 23 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması’nın 12. maddesindeki ‘Asya sahilinden üç milden az mesafede bulunan adalar, işbu Antlaşmada tersine açıklık bulunmadıkça, Türkiye’nin egemenliği altında kalacakardır.’ hükmüne rağmen, Ege sahillerimizde bu mesafedeki 18 adanın Yunanistan taraftan işgal edilmesi karşısında hareketsiz kalan AKP hükümetleri hakkında kullanmak daha doğru olacaktır.”

Başa dön tuşu