Partimizden Haberler

“KKTC’yi Türkiye İle Dost Olan Ülkelerin Tanıması Sağlanmalı”

28 Haziran 2017’den bu yana Kıbrıs Türk ve Rum toplumlarının liderleri Mustafa Akıncı ve Nicos Anastasiades  arasında  garantör devletler temsilcileri olarak  Türk, Yunan ve İngiliz bakanların katılımı ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in desteğiyle İsviçre’nin Crans Montana kentinde devam eden görüşmeler, dün Anastasiades’in toplantıyı terk etmesi üzerine bir anlaşmaya varmadan sona ermiştir.

Bu gelişmeler üzerine Demokratik Sol Parti’nin görüşleri ve önerileri çerçevesinde DSP Dış Politika ve Siyasi İşler Başkanı Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, şu açıklamayı yapmıştır:

“Bu, ilk kez olmuyor. İki toplum lideri arasında daha önce yapılan görüşmeler de, Anastasiades’in toplantıyı terk etmesi yüzünden kesilmişti. Bu, eşit egemen iki devletin kurduğu bir Birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti yerine Ada’daki Türk toplumu için azınlık statüsünü yeterli gören, 1960 antlaşmalarıyla kurulan düzenden pek fazla ileri gitmeyen, fakat anayasal düzenin ve barışın korunması için Garanti Antlaşması’nın devamına karşı çıkan Rum tutumunun bir sonucudur. Daha önce eski Birleşmiş Genel Sekreteri Kofi Annan’ın adıyla anılan Plânı da Rum kesimi reddetmişti.

Türkiye, bu son gelişmeyi uluslararası topluma Kıbrıs sorununda uzlaşmaz tarafın Rum yönetimi olduğunu, 34 yıldır Türkiye’nin desteğiyle bağımsız varlığını sürdüren Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye dışında başka devletlerce hâlâ tanınmamasının uluslararası hukuk açısından haksız, üstelik Rum tarafına uluslararası ilişkilerde ve kuruluşlarda sağladığı avantajla uzlaşmayı ve Ada’ya kalıcı barışın gelmesini engelleyici bir tutum olduğunu anlatmak durumundadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başta Türkiye’nin yakın ilişkiler içinde olduğu devletler olmak üzere uluslararası toplum tarafından tanınması, Ada’da iki toplum arasında sağlam temellere dayalı barışın gerçekleşmesini de kolaylaştıracaktır.  Kalıcı barış, ancak uluslararası hukuk açısından da eşit taraflar  arasında yapılacak müzakerelerle sağlanabilir. Türkiye, Rum yönetiminin İsviçre’deki görüşmelerden çekilmesiyle ortaya çıkan durumu  bu yönde değerlendirmelidir.”

Başa dön tuşu